fbpx

Birincil Enerji Kaynaklarında Yenilenebilir Enerjinin Payı: Yüzde 15

2022 yılı sonu itibarıyla dünya birincil enerji kullanımına baktığımızda yenilenebilirin payı yüzde 15 civarındayken fosil yakıtların payı yüzde 81’dir. Fosil yakıtların kullanım payının bu derece büyüklüğü, termal enerji ihtiyacının ağırlıklı olarak fosil yakıtlardan karşılandığı anlamına geliyor.

Fosil yakıtların enerji üretiminde kullanımı sonucu ortaya çıkan sera gazı emisyonlarının iklim değişikliğine yol açtığı bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Bu yüzden başta endüstrileşmiş ülkeler olmak üzere, yenilenebilir enerji kaynakları kullanımını özendirici teşvik edici politika ve stratejilerin geliştirilmesiyle dünya genelinde yenilenebilir enerjinin payı özellikle son 20 senedir çok hızlı büyüme yakaladı.


Total
0
Paylaşım
Benzer İçerikler
Oku

Dünya ve Türkiye Elektrikli Araç Pazarını Çin Çarptı

Hızla artan elektrikli araç sayısı, 2023 yılında göreceli olarak bir miktar yavaşladı. Bunun nedenleri, her iki elektrikli araçtan birini üreten Çin'de elektrikli araçlara verilen sübvansiyonların azaltılması, dünya genelinde yaşanan faiz artışları, enflasyonun yükselişi, ayrıca petrol fiyatlarının 2023 yılında gevşemesi olarak sayılabilir.
Oku

Marmara’da Deprem Olursa Türkiye Ekonomisi Çöker mi?

Marmara’nın ve İstanbul’un seyrekleştirilmesi mümkün mü? Evet. 1980’den sonra Türkiye’de sanayi, büyük metropollerin dışına taştı ve Anadolu’da bir dizi ikinci kent ortaya çıktı. Orta Anadolu Bölgesi artık ikinci Marmara Bölgesi olma potansiyeline sahip görünüyor.
Oku

İklim Değişikliğine Karşı İnsanlığın En Önemli Mücadele Aracı Ormanlar

Ormanlar, iklim değişikliğinin yol açtığı aşırı hava olaylarının önlenmesinde insanların elindeki en önemli mücadele aracı. Ormanlarımızı kaybedersek yerleşim alanlarımızı sel ve heyelanlardan koruyamayız, gelecekte daha da şiddetlenen kuraklıklarla mücadele edemeyiz, tarım alanlarımızda verimli toprakların erozyonla taşınmasını önleyemeyiz.
Oku

İklim Değişikliği Hedefleri ve Jeopolitik Riskler

ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinin endüstri devrimi döneminde yarattığı emisyonlar, günümüzdeki iklim değişikliği sorununun ana kaynağı olarak görülüyor. Bu sebeple söz konusu ülkelerin emisyon azaltımında liderlik rolü üstlenmeleri bekleniyor.