fbpx

“İçinden Geçtiğimiz Süreçler, Yeniden Doğabilmenin Umudunu Taşıyor”

Biz onu ekran önünde canlandırdığı dizi karakterleriyle tanıdık ancak Buğra Gülsoy, bundan çok daha fazlası… Dizi oyunculuğunun yanı sıra roman yazan ve tiyatro oyunları sahneleyen Gülsoy ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Oyuncu, yönetmen, yazar Buğra Gülsoy edebiyat dünyasındaki yolcuğuna devam ederken son zamanlarda “Bahar” dizisindeki performansıyla da çokça konuşuluyor. “Birinci Kıyamet”, “İkinci Kıyamet” ve “Luna” romanlarıyla ciddi bir okur kitlesi yakalayan Gülsoy, şimdilerde “Cırcır Böcekleri, İtler ve Biz” tiyatro oyunuyla izleyenlerden büyük bir beğeni topluyor. Tabiri caizse on parmağında on marifet olan Buğra Gülsoy ile edebiyat dünyasından oyunculuğa, tiyatrodan özel hayatına dair özel bir söyleşi yaptık.

Yazının tamamına Sürdürülebilir Üretim dergisinin 16. sayısından (Mayıs-Haziran 2024) ulaşabilirsiniz.

Total
0
Paylaşım
Benzer İçerikler
Oku

Plastiğin Peşinde Adriyatik Sahillerinde Bir Yolculuk

İtalya’nın Puglia bölgesinde doğa gözlemciliği yapan Enzo Suma, “Archeoplastica” projesiyle Adriyatik sahillerinde topladığı plastiklerin hikâyelerini, kaç senedir doğa üzerinde seyahat ettiklerini araştırıyor. Plastiğin tek kullanımlık doğasına farkındalık yaratmayı amaçlayan Suma, “Birkaç dakikalık uygulamalar için yüzyıllarca dayanacak bir malzeme kullanıyoruz.” diyor.
Oku

“Dünyayı Korumalıyız ya da Korumalıyız”

Stockholm Uluslararası Su Enstitüsü tarafından düzenlenen “Gençler Su Ödülü Yarışması”nda üstün başarı ödülüne layık görülen Ayşe Pelin Dedeler, iklim krizine karşı karamsarlıktan uzak durulması gerektiğini ve bilimsel verilerden ayrılmadan çalışmanın şart olduğunu söylüyor.
Oku

“Afette Beslenme Hızlı, Etkin ve Basit Planlı Olmalı”

STK’lar, beslenme uzmanları ve şefler bir araya gelerek afet dönemlerinde beslenme ihtiyacını karşılamak üzere yeni bir proje geliştirdiler: “afet gıdaları paketi”. Fikri geliştiren isimler; UNDP İyi Niyet Elçisi, İhtiyaç Haritası Kurucusu, oyuncu Mert Fırat ve Beslenme Uzmanı Elvan Odabaşı ile projenin detaylarını konuştuk.Yaklaşık 350 bin kilometrekare alanda hasara yol açan ve 14 milyon kişiyi etkilediği düşünülen 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir yıl geçti. Üzerinden zaman geçtikçe, afet durumunda ortaya çıkan ihtiyaçlar ve yapılan hatalar da daha net tespit edilebildi elbette. 6 Şubat depremlerinde hayatta kalan insanların ihtiyaçları arasında, soruna dönüşen konulardan birinin de beslenme olduğunu gördük. Yardım amaçlı Türkiye’nin her yerinden gönderilen gıdalar, hayati 72 saatten sonra anca bölgeye ulaştırılabildi. Ulaşan gıdaların birçoğu da dayanıksız, çabuk bozulabilecek ürünlerdi. Tonlarca ekmek, küflenerek çöpe gitti. Ulaştırılan kutuların içinde makarna, bakliyat gibi ürünler vardı. Ancak ilk 72 saatte bunları pişirebilecek su, elektrik ve ateşi bulabilmek imkânsızdı. İnsanların hayatta kalmak için yedikleri besinlerin çoğu, hızlı dışkılama ihtiyacı doğurdu ancak bölgede tuvalet bulmak bile bir süre mümkün olmadı. Oluşan her bir sorun, diğer bir soruna zemin hazırladı.
Oku

Beyniniz Yeşil, Kalbiniz Griyse Bu İş Olmaz!

Kimi zaman bir çobanla dağın başında, kimi zaman köylüyle tarlada görüyoruz onu. “Önce kalbinizin yeşillenmesi lazım” diyen haberci ve programcı Güven İslamoğlu ile doğada olmayı, doğaya ait olmayı konuştuk…