fbpx

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat: “İnsanla Buluşturmadığınız Alanlar Sürdürülebilir Olamaz”

“Binaları korumak öncelikli meselemiz ama asıl önceliğimiz, bu binalarda yaşayan insanların güvenliğini sağlamak.” diyen Mahir Polat ile İBB Miras’ın şehre geri kazandırdığı Casa Botter’da bir araya geldik.

Yerebatan Sarnıcı, Müze Gazhane, Casa Botter, ArtİStanbul Feshane, Metrohan ve Taş Mektep gibi nice yapıyı onararak şehre kazandıran İBB Miras, zarif dokunuşlarıyla şehrin kültür envanterini yeni bir vizyonla geleceğe taşımaya devam ediyor. Ancak tüm çalışmalara rağmen İstanbul’da hâlâ yoğun sayıda metruk ve risk altında yapı bulunduğuna dikkat çeken İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mahir Polat, metruklaşmanın önüne geçmek yerine sürekli olarak yeni yapıların inşa edilmesinin, olası riskleri artırdığı gibi şehrin dokusunu da bozduğunu ifade ediyor. Ve şöyle bir soru soruyor: “İstanbul’da şu an atalet ile bekleyen nice yapı varken, yeni yapıların inşa edilmesi kamusal açıdan ne kadar doğru?”

Gizem İris

Yazının tamamına Sürdürülebilir Üretim dergisinin 11. sayısından (Temmuz-Ağustos 2023) ulaşabilirsiniz.

Total
0
Paylaşım
Benzer İçerikler
Oku

“İnsanlığın Geleceği Tohumda Saklı”

Sağlık ve beslenme üzerine yaptığı ezber bozan yorumlarla dikkat çeken Dr. Ümit Aktaş ile bir araya geldik. “Hastalıkların şifası ilaçta değil, doğru beslenmede” diyen Aktaş, laboratuvarda üretilen hibrit tohumların hastalıkları artırdığını söylüyor.
Oku

“Sürdürülebilirlik Sosyal Bir Mücadeledir”

Türkiye’de ekolojik harekete ömrünü adamış bir isim Lalehan Uysal. Sahip olduğu birçok unvan olsa da “tohum gözlemcisi” kimliğiyle karşımızda. Uysal’la, ekolojik yaşamı savunurken çıktığı topraklı, güneşli, yağmurlu, renkli yolculuğu ve tüm tohum fotoğraflarını sergilediği “Kurda, Kuşa, AşaÉ ve GözeÉ” sergisini konuştuk.
Oku

“Afette Beslenme Hızlı, Etkin ve Basit Planlı Olmalı”

STK’lar, beslenme uzmanları ve şefler bir araya gelerek afet dönemlerinde beslenme ihtiyacını karşılamak üzere yeni bir proje geliştirdiler: “afet gıdaları paketi”. Fikri geliştiren isimler; UNDP İyi Niyet Elçisi, İhtiyaç Haritası Kurucusu, oyuncu Mert Fırat ve Beslenme Uzmanı Elvan Odabaşı ile projenin detaylarını konuştuk.Yaklaşık 350 bin kilometrekare alanda hasara yol açan ve 14 milyon kişiyi etkilediği düşünülen 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir yıl geçti. Üzerinden zaman geçtikçe, afet durumunda ortaya çıkan ihtiyaçlar ve yapılan hatalar da daha net tespit edilebildi elbette. 6 Şubat depremlerinde hayatta kalan insanların ihtiyaçları arasında, soruna dönüşen konulardan birinin de beslenme olduğunu gördük. Yardım amaçlı Türkiye’nin her yerinden gönderilen gıdalar, hayati 72 saatten sonra anca bölgeye ulaştırılabildi. Ulaşan gıdaların birçoğu da dayanıksız, çabuk bozulabilecek ürünlerdi. Tonlarca ekmek, küflenerek çöpe gitti. Ulaştırılan kutuların içinde makarna, bakliyat gibi ürünler vardı. Ancak ilk 72 saatte bunları pişirebilecek su, elektrik ve ateşi bulabilmek imkânsızdı. İnsanların hayatta kalmak için yedikleri besinlerin çoğu, hızlı dışkılama ihtiyacı doğurdu ancak bölgede tuvalet bulmak bile bir süre mümkün olmadı. Oluşan her bir sorun, diğer bir soruna zemin hazırladı.