Savaşın her türlüsünün korkunç sonuçları olduğunu biliyoruz. Ancak ekosisteme ve gezegene olan etkilerinden pek az bahsediyoruz. Savaşlar, büyük can ve mal kayıplarına yol açmalarının yanında ekolojiye de geriye döndürülemez zararlar veriyor ve gelecek nesillerin su ve gıda güvencesini elinden alıyor. Birleşmiş Milletler’in raporuna göre; çevre sorunlarının yüzde 34’ünün sebebi, savaşlar ve silahlar. Savaş süreçlerinde, yalnızca çatışma hâlindeki ülkelerin ekosistemleri etkilenmiyor, yakın-uzak çevredeki tüm canlı varlığı yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Savaşların olumsuz etkileri, ilk başlarda yerel çevrelerde kendini gösterse de kısa bir süre sonra yakın coğrafyalarda da hissedilmeye başlanıyor. Kullanılan kimyasalların doğaya salınması sonucu, su kaynakları kirlenirken sıhhi altyapı zarar gördüğü için su kıtlıkları meydana geliyor. Harekât ve bombardımanlar sebebiyle hava kalitesi de düşüyor. Toprak ise patlamalar nedeniyle biyolojik, fiziksel ve kimyasal olarak değişime uğruyor. Bu tür çevresel bozulmalar, iklim değişikliğini doğrudan tetikliyor.
Yazının tamamına Sürdürülebilir Üretim dergisinin 17. sayısından (Temmuz-Ağustos 2024) ulaşabilirsiniz.