fbpx

“Sınıf Mücadelesini İçermeyen Çevrecilik, Bahçecilikten İbarettir.”

Modern çağın bitmez tükenmez kişisel gelişim araçlarından biri de “gönüllülük” oldu. Ancak, gönüllülük ve yardım adı altında yapılan fakat kimseye kalıcı fayda sağlamayan çalışmalar, insanlara ruhen büyük zarar veriyor. Adaletsiz, hırslı ve bencil paylaşımın sonunda dünyada yaşadığımız tüm yoklukların, başka büyük çokluklardan ibaret olduğunu anlamalıyız.

Var elbet anlatacak bir sürü şeyim. Afrika’dan başlayabilirim; orada dönüştürdüğümüz köylerden, güneş enerjisi, su ve tarım, eğitim sonra, yaptığımız okullar, eğitim projelerinden bahsedebilirim. Anadolu’daki köylerde kırsal kalkınma adına kurduğumuz kooperatiflerden, seralardan, besi çiftliklerinden…

Daha geçen hafta düzenlenen iklim konferansından içim aniden sıkılıp çıktığımdan bahsedemem ama. “Sınıf mücadelesini içermeyen çevrecilik, bahçecilikten ibarettir.” sözü çınlıyor kulaklarımda çünkü.

Yazının tamamına Sürdürülebilir Üretim dergisinin 14. sayısından (Ocak-Şubat 2024) ulaşabilirsiniz.


Şimdi Derneği Kurucusu, Sivil Toplum Gönüllüsü
Total
0
Paylaşım
Benzer İçerikler
Oku

“Finansal Koruyucu Hekimliğin” Kime Ne Faydası Var ki?

Önce merkez bankalarının takip edilebilir, blockchain ile çalışan dijital paraları hayatımıza hızla girecek. Bu oldukça basit. Zira banka hesaplarımızdaki paralar zaten dijital, kredi kartlarımızdaki limitler ve banka kartlarımızdakiler de öyle, geriye bir tek nakit kalıyor. Onun da ömrü hayli kısaldı!
Oku

Globalde Enflasyon Sorunu Çözüldü, Bizde Henüz Yeni Başlıyor

Türkiye ekonomisi, yüksek enflasyon ve küresel ekonomik dalgalanmaların etkisi altında zorlu bir süreçten geçiyor. Merkez Bankasının faiz kararları, hükûmetin mali politikaları ve finans sektörünün sürdürülebilirlik odaklı dönüşümü, bu sürecin geleceğini belirleyecek önemli faktörler arasında yer alıyor.
Oku

Sürdürülebilirlik ve Kârlılık Arasındaki İlişki

Enerji ve çimento üretimi gibi endüstriler, sera gazı (GHG) salımları konusunda doğru olanı yapmanın, şirketler için etkili ve sürdürülebilir olabilmesi adına finansal bir fayda sağlaması gerektiğini iddia ediyorlar.
Oku

Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı, Taksonomi ve Yapı Sektörü

Taksonomi, iklim değişikliğinin azaltılmasına önemli katkılar sağlayacak faaliyetleri içeriyor. AB Taksonomisi’ne göre inşaat ve gayrimenkul sektörü; Avrupa’da gerçekleşen enerji tüketiminin yüzde 40’ından, karbon emisyonlarının ise yüzde 36’sından sorumlu olduğundan, en yoğun enerji tüketen sektörler olarak tanımlanıyor.