Dünyada Terra Carta Mührü alan 45 şirket arasında Türkiye’den layık görülen ilk ve tek şirket olma unvanına sahip olan Arçelik, ürünlerinde kullandıkları geri dönüştürülmüş plastik içeriğini yüzde 40’a ve biyo bazlı malzeme içeriğini yüzde 5’e yükseltmeyi hedefliyor. Firma, 2050 yılında tüm değer zincirinde net sıfır emisyona ulaşma olma yolunda önemli projeleri hayata geçirmeye başladı.
Rakamlarla Arçelik 2021’i nasıl kapattı?
Dünya çapında 40 bin den fazla çalışanı olan Arçelik, 12 markasıyla (Arçelik, Beko, Grundig, Blomberg, ElektraBregenz, Arctic, Leisure, Flavel, Defy, Altus, Dawlance, Voltas Beko) faaliyet gösteren çok uluslu bir ev aletleri üreticisidir. 48 ülkede satış ve pazarlama ofislerimiz ve dokuz farklı ülkede 28 üretim tesisi bulunuyor.
Pandemi sürecinde de yeni yatırımlarla küresel etki alanımızı genişleterek büyümeyi sürdürdük. Japonya merkezli Hitachi Global Life Solutions ile ortak girişim şirketi Arçelik Hitachi Home Appliances’ı kurduk. ABD merkezli beyaz eşya üreticisi Whirlpool’un Manisa’daki soğutucu ve çamaşır makinesi üretim tesislerini satın aldık. 2021 yılında 180 milyon euro’su Türkiye’de olmak üzere toplamda 220 milyon euro tutarında yatırım harcaması gerçekleştirdik. Bunun yanında 370 milyon euro tutarında şirket satın alması yaptık. 2017 yılından bu yana son beş yılda ise 830 milyon euro’su Türkiye olmak üzere toplamda 1,2 milyar euro seviyesinde yatırım harcamasının yanında yaklaşık 435 milyon euro tutarında şirket satın alması gerçekleştirdik. Genç nüfus, alım gücü ve gelişen ekonomilere sahip olması bakımından Asya-Pasifik bölgesinde hem Hitachi ortaklığı hem de Beko markasıyla büyüme yatırımları yapıyoruz. Coğrafi olarak Türkiye’de 2021 yılında yaptığımız Whirlpool/Manisa fabrika satın alımının dışında da yatırım fırsatlarını değerlendirirken ihracat açısından Avrupa’ya yakın olması nedeniyle Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki yatırım, satın alma ve ortaklık fırsatlarıyla ilgileniyoruz. Kuzey Amerika, sağlam ekonomisi ve büyük nüfusuyla iştirakimizin de olduğu bir pazar. Latin Amerika da nüfus potansiyeli ve rekabet fırsatları barındırıyor. Kuzey ve Güney Amerika’da da bu sebeple yatırım, satın alma ve ortaklık seçeneklerini değerlendiriyoruz. Sub-sahara bölgesinde Defy markasıyla yatırımlarımıza devam ediyoruz, bölgedeki diğer ülkelerde oluşabilecek fırsatları da göz önünde bulunduruyoruz.
S&P Global Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde, 2021 yılındaki sürdürülebilirlik çalışmalarımız ile geçen yıla göre 7 puan artış kaydederek 86 puan ile “Dayanıklı Ev Aletleri” sektöründe değerlendirilen 20 şirket arasından en yüksek skoru alan şirket olduk.
Yılın ilk dokuz ayında konsolide ciromuzu TL bazında 2020 yılına göre yüzde 66 oranında artırdık. Ciromuz 45,6 milyar TL olarak gerçekleşti. 2020 yılında ise yıllık ciromuz bir önceki seneye göre TL bazında yüzde 28 oranında artarak 40,8 milyar TL’ye ulaşmıştı. Üçüncü çeyrekte ciromuzun yüzde 30’u Batı Avrupa, yüzde 13’ü Doğu Avrupa pazarından geldi. Yılın ilk dokuz ayında İngiltere, Fransa, İspanya ve İtalya’da Beko’nun pazar payı arttı. Beko ile toplam beyaz eşya pazarında bir numara olduğumuz İngiltere’de liderlik pozisyonumuzu güçlendirdik. Arçelik-Hitachi ortaklığının yarattığı sinerji ile APAC bölgesinde operasyonlarımızı genişlettik. Üçüncü çeyrek itibarıyla ciromuzun yüzde 19’u APAC bölgesinden geldi. Türkiye satışlarımız üçüncü çeyrek itibarıyla normalleşmeye başladı. Yılı konsolide ciromuzda yaklaşık yüzde 55 civarında bir artışla tamamlamayı öngörüyoruz.
Kaç yıldır sürdürebilirlik üzerine çalışmalar yapıyorsunuz?
Arçelik olarak, vizyonumuzu 2008 yılında “Dünyaya Saygılı, Dünyada Saygın” olarak belirledik. Bu vizyon çerçevesinde tüm süreçlerimizde ve hedeflerimizde sürdürülebilirliği bir iş modeli olarak rehber alıyoruz. Bu sayede hem sorumluluk sahibi bir kurum olarak sektörümüzde örnek olmak hem de kalıcı sürdürülebilir büyümeyi sağlamak ve tasarladığımız yeniliklerle tüketicilerimizin hayatlarını iyileştirmek için çalışıyoruz.
Sürdürülebilirliği üretimden pazarlamaya, satıştan finansa hemen hemen tüm iş kollarımıza entegre etmiş durumdayız. Sürdürülebilirlik çalışmalarımız kapsamında; 2019-2020 yıllarında global üretim faaliyetlerimizden kaynaklanan sera gazı emisyonlarımızı dengeleyerek karbon-nötr şirket olduk. 2050 yılına kadar ise tüm operasyonlarımızda net sıfır emisyon taahhüdünde bulunduk. Sürdürülebilirlik liderliğimizi ve bu alandaki kararlılığımızı küresel endekslerde de kanıtladık. Dünyanın en büyük şirketlerinin sürdürülebilirlik performanslarını değerlendiren Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde, sektörümüzün en yüksek skorunu aldık ve puanımızı her yıl daha da artırarak “Gelişmekte Olan Piyasalar” kategorisinde beş yıl üst üste yer aldık. Bilim Temelli Hedefler Girişimi (Science Based Targets Initiative) tarafından onaylanan 2030 sera gazı emisyonlarımızı azaltma hedeflerimizi ise geçen günlerde güncelleme başvurusunda bulunduk. Müşterilerimizin hayatlarını daha sürdürülebilir kılmak için kendi sınırlarımızı zorlayan daha iddialı hedefler belirledik. Paris İklim Anlaşması’nın 1,5 ¡C senaryosu doğrultusunda yenilediğimiz hedeflerimiz kapsamında; Kapsam 1 ve Kapsam 2 emisyonlarımızın yanı sıra satılan ürünlerimizin kullanımından kaynaklanan mutlak Kapsam 3 emisyonlarımızı da 2030 yılına kadar yüzde 50’nin üzerinde azaltmayı taahhüt ediyoruz.
Birleşik Krallık Galler Prensi’nin Sürdürülebilir Piyasalar İnisiyatifi kapsamında başlattığı ödül programında Arçelik, Terra Carta Mührü’ne Türkiye’den layık görülen ilk ve tek şirket oldu.
Dünyanın en büyük şirketlerinin sürdürülebilirlik performansını değerlendiren S&P Global Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde, 2021 yılındaki sürdürülebilirlik çalışmalarımız ile geçen yıla göre 7 puan artış kaydederek 86 puan ile “Dayanıklı Ev Aletleri” sektöründe değerlendirilen 20 şirket arasından en yüksek skoru alan şirket olduk. Hedeflediğimiz net sıfır karbon yol haritasıyla Birleşik Krallık Galler Prensi’nin Sürdürülebilir Piyasalar İnisiyatifi (Sustainable Markets Initiative-SMI) kapsamında başlattığı ödül programında Terra Carta Mührü’ne Türkiye’den layık görülen ilk ve tek şirketiz. Dünyada mührü alan 45 şirket arasında kendi sektöründeki tek şirket olma unvanına sahip olduk. Bu yıl ilk kez verilen Terra Carta Mührü, sektörlerinde lider konumda bulunan, inovasyona yön veren, 2050 veya daha erken bir tarihte net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için küresel olarak tanınan, bilimsel ölçütlerle desteklenen geçişe ilişkin gerçekçi yol haritalarına sahip şirketlere takdim ediliyor.
Sürdürülebilirliği aynı zamanda önemli bir finansal araç olarak görüyoruz. Yakın zamanda Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ile 150 milyon euro tutarında, sekiz yıllık bir kredi anlaşması imzaladık. EBRD’nin sağlayacağı kredinin 83 milyon euro’luk kısmı, yurt dışından Türkiye’de sanayi sektörüne verilecek, Loan Markets Association tarafından yayımlanan uluslararası yeşil borçlanma prensiplere uygunluğu bağımsız bir kuruluş tarafından tescil edilmiş ilk yeşil kredi olma özelliğini taşıyor. EBRD’nin sağladığı kredi ile çevresel sürdürülebilirlik ve AR-GE projelerimizi finanse ederek 2050 yılında tüm değer zincirimizde net sıfır emisyona ulaşma yolunda önemli projeleri hayata geçireceğiz. Bu krediyle Eskişehir, Çayırova, Bolu, Ankara ve Merkez AR-GE’ye ait yeşil yatırımlarını fonlayacağız. Kalan 67 milyon euro finansmanı ise Eskişehir Buzdolabı Fabrikası ve Bolu Pişirici Cihaz İşletmesi’ndeki AR-GE harcamaları için kullanacağız.
15 MW Gelecek dönemde 15 MW gücünde yenilenebilir enerji sistemleri kuracak.
Mayıs ayında uluslararası piyasalarda 350 milyon euro tutarında, beş yıl vadeli yeşil tahvil ihracı gerçekleştirdik. Türkiye’den uluslararası piyasalara yeşil tahvil ihracı gerçekleştiren ilk reel sektör şirketi olduk. Yatırımcılardan, planlanandan 4,5 kattan daha fazla talep aldık.
Gelecekte dönüşümün liderleri arasında yer almayı garantileyen bir marka olarak sürdürülebilirlik karnenizde siz en çok neye önem veriyorsunuz?
Arçelik olarak ürün ve üretimdeki çevresel etkilerimizi en aza indirerek doğal kaynakları daha verimli kullanan ürün ve teknolojiler, fayda odaklı projeler ile gezegenimizin geleceğine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Sorumlu üretim ve sorumlu tüketim anlayışıyla el ele verip, dünyayı hep birlikte iyileştirebileceğimize inanıyoruz. 2030 yılına kadar hedeflerimizi belirledik ve bunları daha da yukarı taşımak için çalışmaya devam edeceğiz. Gelecek dönemde 15 MW gücünde yenilenebilir enerji sistemleri kurmayı, küresel üretim tesislerimize yüzde 100 yeşil elektrik sağlamayı, ürünlerimizde kullanılan geri dönüştürülmüş plastik içeriğini yüzde 40’a ve biyo bazlı malzeme içeriğini yüzde 5’e yükseltmeyi, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projelerine 50 milyon dolar yatırım yapmayı, Güney Afrika, Rusya, Türkiye, Romanya, Çin, Tayland ve Pakistan operasyonlarında 2030’da 2015 yılına göre üretimde ürün başına enerji tüketimini yüzde 45 azaltmayı hedefliyoruz.