Sanatın Karbon Ayak İzi

Modern bir müze, yılda bir kasabanın tüketeceği kadar enerji harcayan, onlarca ton atık üreten ve su tüketimiyle kuraklığa davetiye çıkaran dev bir organizma.

Bir müzenin koridorlarında yürürken, tabloların üzerine titreyen ışıkların yarattığı atmosfer sizi sarar. Klima sistemlerinin sessiz uğultusu, eserlerin korunduğu cam vitrinlerin soğuk dokusu, hatta kafede sunulan kahvenin tek kullanımlık bardağı… Tüm bunlar, sanatın büyüsünü tamamlayan görünmez detaylar. Ancak bu detayların her biri, dünyaya eklenen bir karbon halkası. Modern bir müze, yılda bir kasabanın tüketeceği kadar enerji harcayan, onlarca ton atık üreten ve su tüketimiyle kuraklığa davetiye çıkaran dev bir organizma. Peki sanatın tapınakları, gezegenin geleceğini korumak için ne yapıyor?

Yazının tamamına Sürdürülebilir Üretim dergisinin 22. sayısından (Mayıs-Haziran 2025) ulaşabilirsiniz.

Total
0
Paylaşım
Benzer İçerikler
Oku

“Su, saygı bekler”

Suya duyusal, deneyimsel ve zihinsel bir taraftan bakmayı mümkün kılan eserleri ile dikkat çeken Silvia Bener, suyun yüzeyinden öteye yönelttiği bakışla su ile insan arasındaki ilişkiyi ve insanın evrende durduğu yeri sorgulamasını sağlıyor.
Oku

“Şehirler, Devasa Birer Tuval”

Sokaklara yeniden hayat verirken bir yandan da kent, çevre ve insan arasındaki diyaloğu daha güçlü hâle getiren Onaranlar Kulübü’nün Kurucu Ortağı Doğukan Güngör, “Evrensel bir dil konuşuyoruz; sokak, sürdürülebilirlik, tasarım ve katılımcılık.” diyor.
Oku

Sanata Sürdürülebilir Dokunuşlar

Sürdürülebilir sanat; ekoloji ve sosyal adalet gibi sürdürülebilirliğin temel ilkeleriyle uyumlu sanat olarak tanımlanıyor. Sürdürülebilirlik kavramı sosyal, ekonomik, tarihi ve kültürel farklı etkenlerle de ilişkili olduğundan üretilen sanat eserinin sürdürülebilir olması adına farklı disiplinleri de içermesi gerekiyor.